TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kurucusu olduğu B40 Balkan Şehirleri Ağı’nın Tiran’daki toplantısında konuştu. İmamoğlu, “Zengin mirasına rağmen Balkanlar, tarihte sıklıkla çatışmalarla anılmış ve ‘Avrupa’nın barut fıçısı’ olarak bilinmiştir. Bugün, bu anlatıyı yeniden yazıyoruz. Birlikte Balkanlar’ı yatırımlar, yenilikler ve iş birliği için yükselen bir yıldız olarak sergiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kurucusu olduğu B40 Balkan Şehirleri Ağı çalışmaları çerçevesinde Arnavutluk’un başkenti Tiran’a gitti. Türk heyetinde B40 üyesi şehirlerden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek de yer alırken, Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj, konuklarını makam odasında ağırladı.
‘BÖYLE İŞ BİRLİĞİNİ DÜNYADA GÖRMEDİM’
Eliaj’a misafirperverliğinden dolayı teşekkürlerini dile getiren İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Büyük bir dostluk kurduk. Çok değerli bir şehirler bütünlüğü sağladık. Bugün de İzmir ve Çanakkale bizlerle. Ama özellikle 70 tane şehre ulaşmasında, senin de çok sıcak ve olağanüstü bir dönemin var. Ben de dönem başkanlığındaki bu güzel iş birliğiniz için teşekkür ediyorum. Ben, dünyada böyle bölgesel kentlerin iş birliğini, bu kadar sıcak ve ilişkisi yüksek bir pozisyonda çok fazla görmedim ya da şu ana kadar tespit edemedim. Dolayısıyla çok örnek bir gelecek vaat ediyor B40 organizasyonu. İlk iradenin oluşmasında, özellikle Erion’un ve Kostas’ın, Atina Belediye Başkanı’ydı, iki arkadaşımın olağanüstü birliktelik iradesi, bugüne gelmemizin çok değerli bir başlangıcı olmuştur. Türk-Yunan-Arnavut; yani üç sağlam temel, bayağı güçlü bir gelecek vadediyor haberiniz olsun. İnşallah Balkanlar’daki bu iş birliği ortamının hem bu coğrafyayı kötülüklerden korumasını, çatışmalardan korumasını, barışı içine çekmesini, iş birliğiyle çok kaliteli şehirler ve güzel ülkeler var etmesini diliyorum.”
İMAMOĞLU’NU ‘AKIL HOCAMIZ’ DİYE ÇAĞIRDI
İmamoğlu, Veliaj, Tugay ve Erkek, Tiran Belediyesi ziyaretinin ardından B40 Yürütme Komitesi üyeleri Üsküp Belediye Başkanı Danela Arsovska, Priştine Belediye Başkan Yardımcısı Alban Zogaj, Atina Belediye Başkan Yardımcısı Paris Charlaftis, Saraybosna Kent Konseyi Başkanı Jasmin Ademoviç ve B40 Daimi Sekreteri Barbaros Büyüksağnak ile bir otelde bir araya geldi. B40 dönem başkanlığı görevi 2024 yılı sonunda bitecek olan Veliaj, konuşmasının sonunda İmamoğlu’nu, “akıl hocamız” ve üstadımız” sözleriyle mikrofona çağırdı.
’23 VİZYONER BELEDİYEYLE BAŞLATTIK’
İmamoğlu, İngilizce gerçekleştirdiği konuşmasında şunları söyledi:
“Bu girişimi 23 vizyoner belediye başkanının ortak çabalarıyla İstanbul’da başlatmamızın üzerinden 3 yıl geçti. Daha sonra Atina’da ağımız, güçlü bir kurumsal yapıya dönüştü. Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj’ın, 2024 yılı başında devraldığı liderliğinde B40, Balkanlar’da ve ötesinde iş birliğinin parlak bir örneği haline geldi. Bugün, B40 Yürütme Kurulu üyeleri ve Balkan şehirlerinden temsilcilerin katılımıyla, ağın geleceğini şekillendirmek üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Meslektaşım ve dostum Belediye Başkanı Veliaj ve ekibine, sıcak misafirperverlikleri için en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Kendisinin vizyoner liderliği sayesinde Tiran, uluslararası bir kültür ve inovasyon merkezi olmasının yanı sıra, B40 Ağı ile bölge için başlıca bir güç merkezi olarak konumunu istikrarlı bir şekilde güçlendiriyor. Bugün düzenlenen ‘Tiran Kent Forumu – Yaşanabilir Şehirler için Liderlik’, bu vizyonun bir kanıtıdır.
‘AMACIM İSTANBUL’U YAŞAMAK İSTENEN BİR ŞEHİR YAPMAK’
Peki bir şehri ne yaşanabilir kılar? Bana göre cevap açıktır: Bu, iyi bir yaşam kalitesinin azınlığın ayrıcalığı değil, tüm vatandaşların hakkı olduğu bir şehirdir. İstanbul’da, ilk günden itibaren önceliğimiz yeşil, yaratıcı ve adil bir şehir yaratmak olmuştur. Zamanımızın akıllı şehri, gezegen için iyi olanı yerel halk ve ekonomi için iyi olanla birleştirir. Sürdürülebilir ulaşım ağları, parklar, kültür merkezleri ve kreşler sağlar. Liderliği, sakinlerinin hayatlarını her gün daha iyi hale getirmeye çalışan bir şehirdir. Vatandaşlarına şehirlerinin nasıl yönetileceği konusunda söz hakkı veren bir şehirdir, tıpkı insanların şehir bütçesi konusunda söz sahibi olmasını sağlayan ‘Bütçe Sizin’ girişimimizle yaptığımız gibi. Yaşanabilir bir şehir, 2027 Avrupa Oyunları’na ev sahipliği yapma hazırlıklarımızda ve 2036 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na adaylık başvurumuzda görüldüğü gibi, dünya sahnesinde gururla yerini alan bir şehirdir. Amacım, 16 milyon insana ev sahipliği yapan ve küresel ısınma ve düzensiz göç gibi zorlukların ön saflarında yer alan İstanbul’un sadece yaşanabilir bir şehir değil, insanların yaşamayı arzuladığı bir şehir olmasını sağlamak.
‘BALKANLAR YÜKSELEN BİR YILDIZ’
Öte yandan şehirler, izole durumda değildir. Onları çevreleyen küresel koşulları, zorlukları ve krizleri yansıtırlar. Eşsiz coğrafyası ve stratejik konumuyla bölgemiz, tarih boyunca medeniyetlerin kesişme noktası olmuştur. Fakat zengin mirasına rağmen Balkanlar, tarihte sıklıkla çatışmalarla anılmış ve ‘Avrupa’nın barut fıçısı’ olarak bilinmiştir. Bugün, bu anlatıyı yeniden yazıyoruz. Birlikte Balkanları yatırımlar, yenilikler ve iş birliği için yükselen bir yıldız olarak sergiliyoruz. Bizler, Balkan şehirlerinin yerel yönetimleri olarak, bu potansiyeli erkenden fark ettik. Üç yıl önce İstanbul’da belediye başkanları, şehir diplomasisinin gücüne olan sağlam inançlarını ve sınır ötesi iş birliği modeline olan derin bağlılıklarını ortaya koydular. Birbirimizi anlamaya ve Balkanlar’ın çeşitliliğini bir avantaj olarak kullanmaya odaklandık. Şehirler arası bir ağ olarak başlayan şey, bölgemizin geleceği için bir umut ve kararlılık hareketine dönüştü.
‘İLK HAREKETE GEÇEN BALKAN ŞEHİRLERİ’
Mevcut jeopolitik gelişmeler, iş birliğimize aciliyet katmaktadır. Çin’in ‘Kuşak ve Yol Girişimi’, ABD’nin artan diplomatik varlığı ve AB’nin Batı Balkanlar’a doğru genişleme girişimleri, bölgemizin artan küresel öneminin altını çizmektedir. Fakat unutmayalım; bu uluslararası hamlelerden çok daha önce, ilk olarak harekete geçenler Balkan şehirleridir. Kentler, kent sakinleri arasındaki ideolojik, ekonomik veya sosyal ayrımlara bakmaksızın, insanların ihtiyaçlarına doğrudan ve acilen yanıt vermelidir. Belediye başkanları olarak bizlerin kapsayıcılığı, sosyal adaleti ve şehirlerimizin refahını arttırmamız gerekmektedir. B40, işte bu nedenle sadece bir kentler ağı değildir. Balkanlar’ın bölgesel zorlukları ele almada öncü bir rol oynaması için bir plandır ve dünyanın örnek alabileceği yeni bir iş birliği modeli sunmaktadır.
‘UKRAYNA’DAKİ SAVAŞ İSTİKRARI SARSTI’
Bugün, küresel manzara hızla hareket eden çoklu krizlerden biridir ve Balkanlar çatışma ve savaşlarla çevrilidir. Ukrayna’daki savaş, uluslararası istikrarı derinden sarsmış ve devletlerin toprak bütünlüğünün önemini vurgulamıştır. Gazze’de yaşanan trajediler, insan hakları ve adaletin güçlü bir şekilde savunulması ihtiyacının altını çizmiştir. Suriye’deki çatışmalar yeniden başladı ve milyonları yeniden yerinden etme potansiyeline sahip. İç savaşlar, vekalet savaşları, insani krizler küresel düzeni test ediyor. Enerji krizleri, tırmanan iklim değişikliği ve sürekli artan doğal afetler bu zorlukları daha da arttırmakta, dayanıklılık ve sürdürülebilirliği şehirlerimiz için kritik öncelikler haline getirmektedir. Şehirler, temel hizmetleri sağlamaktan daha fazlasını yapmalı, aynı zamanda sürdürülebilir ve dirençli bir geleceği şekillendirmelidir.
‘B40 GİBİLERİ VAZGEÇİLMEZ HALE GELİYOR’
İşte bu noktada, B40 gibi platformlar vazgeçilmez hale geliyor. Bu nedenle Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki büyük şehirlerin belediye başkanlarını, yerel yönetimlerin bölgesel barış ve iş birliğine nasıl katkıda bulunabilecekleri konusunda bir diyalog başlatmaya davet ettim. Ancak bölgesel işbirliği tek başına küresel zorlukların üstesinden gelemez. Bölgesel şehir diplomasimizi küresel ortaklıklarla zenginleştirmemiz gerekiyor. Mevcut başkanımız Tiran yönetiminde, B40; ICLEI (Uluslararası Yerel Çevre Girişimleri Konseyi), TBB ve Bulgaristan Belediyeler Birliği gibi yeni ortakları, gözlemci üye olarak bünyesine katarak, ağımızın erişim alanını ve etkisini genişletti. Bu sadece bir başlangıç. Hedefimiz, bu iş birliği modelini Balkanlar’ın ötesine taşıyarak, dünya genelindeki şehirleri gözlemci üye olarak davet etmektir. Hayalimiz, B40’ı üniversiteleri, iş dünyasını, sivil toplumu, gençleri ve sanatçıları bir araya getiren bir dayanışma platformu ve küresel bir çözüm merkezine dönüştürmektir. Bu kapsayıcı model, Balkan şehirlerini iklim değişikliği, göç ve dijital dönüşüm gibi kritik küresel konularda lider olarak konumlandıracaktır. Bu vizyonu paylaşan herkese teşekkür ediyor ve bu umut dolu yolculuğu daha da ileriye taşımak için gelecek yıl tekrar buluşmayı sabırsızlıkla bekliyorum.”