Üsküdar’da Yüzlerce Milyonluk Vurgun İddiası: AKP’li Hilmi Türkmen Hakkında Suç Duyurusu!

Üsküdar’ı 10 yıl boyunca yöneten AKP’li eski belediye başkanı Hilmi Türkmen’in hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Türkmen hakkında, “Birden çok kez görevi kötüye kullanmak” ve “Edimin ifasına fesat karıştırma” suçlarından dava açılması talep edildi. Hilmi Türkmen’in, akçeli işlere karıştığı öne sürüldü.

AKP’den Üsküdar Belediye Başkanlığı görevini yürüten ve 31 Mart Yerel Seçimlerinde koltuğunu CHP’li Sinem Dedetaş’a kaptıran Hilmi Türkmen hakkında, “Birden çok kez görevi kötüye kullanmak” ve “Edimin ifasına fesat karıştırma” suçlarından dava açılması isteğiyle suç duyurusu yapıldı.

2014 ile 2024 arasında toplamda 10 yıl boyunca Üsküdar’ı yöneten AKP Hilmi Türkmen hakkında  İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan başvuruda, Türkmen döneminde yapılan bazı projeler hatırlatıldı.

Başvuruda, 13 Ekim 2016 tarihinde Üsküdar Belediyesi mülkiyetindeki “Mimar Sinan Mahallesi, 59 pafta, 2651 ada, 4 parsel sayılı 13.840,79 metre kare alanlı” taşınmaz için Üsküdar Belediyesi ile Kalyon İnşaat San ve Tic A.Ş (Yüklenici) arasında, “Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımlı İnşaat Sözleşmesi” imzalandığı kaydedildi.

“Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımlı İnşaat Sözleşmesi” için yapılan sözleşmede, yüklenici firmanın belediyenin mülkiyetindeki arsa üzerine imar durumuna uygun inşaat yapacak ve yapılan bu inşaat sonucu ortaya çıkacak konut, ofis, ticari alan ve dükkanların satışından elde edilecek gelir toplamının yüzde 45’inin İdare Payı Gelir Oranı (İPGO) olarak, kalan yüzde 55’inin ise Yüklenici Payı Gelir Oranı olarak taraflar arasında paylaşılacağı belirlendi. Yüklenici firmanın inşaatı sözleşme tarihinden itibaren 750 günde tamamlayacağını beyan ettiği belirtilen başvuru dilekçesinde, yüklenici firmanın sözleşmede öngörülen 878 milyon 500 bin lira + KDV toplam satış gelirinden, yüzde 45 oran karşılığı 395 milyon 325 bin lira + KDV’yi belirlenen ödeme tarihlerinde belediyeye ödemeyi garanti ettiği vurgulandı.

Sözleşmenin imzalanmasının ardından yüklenici firmanın ilk ödeme olarak öngörülen 39 milyon 532 bin 500 lirayı belediyeye yaptığı, ancak; ikinci ödeme olarak 19 milyon 766 bin 250 lira bedeli ödeme günü olan 11 Nisan 2017’den beş gün önce 6 Nisan 2017’de belediyeye yazılı başvuru yaparak sözleşmede değişiklik talep ettiği belirtildi. İnşaatın bitirilme süresinin 520 gün uzatılması ve yüklenicinin belediyeye yapmak zorunda olduğu ödeme tarihlerinin ve miktarlarının değiştirilerek “Ötelenmesi” taleplerinde bulunulduğu aktarılan dilekçede, Hilmi Türkmen’in “Oluru” ile inşaat işlerinin bitiş süresinin 750 günden 1270 güne, yüklenicinin belediyeye yapacağı ödeme tarihlerinin de ileri tarihlere uzatıldığı kaydedildi.

10 Mayıs 2017 tarihinde noter huzurunda imza altına alınan değişikliklerle, süre uzatılarak “Kamu zararı” oluşturulduğu aktarılan dilekçede, yüklenici firmanın belediyeye 11 Nisan 2017’de yapması gereken 19 milyon 766 bin 250 liralık ödemenin 15 Nisan 2017’ye, 06 Şubat 2018 tarihinde yapılması gereken 19 milyon 766 bin 250 lira ödemenin 22 Nisan 2018’e, 06 Nisan 2018’de yapılması gereken 19 milyon 766 bin 250 liralık ödemenin 20 Şubat 2019’a, 05 Temmuz 2018’de yapılması gereken 98 milyon 831 bin 250 liranın 05 Mart 2019’e; ve 79 milyon 065 bin lira ödeme miktarı düşürülerek; 03 Ekim 2018’de yapılması gereken 98 milyon 831 bin 250 liranın 15 Mart 2019’e, 02 Kasım 2018’de yapılması gereken 98 milyon 831 bin 250 lira ödemenin 27 Aralık 2019’a, yine 19 milyon 766 bin 250 lira ödeme miktarı düşürülerek, 98 milyon 831 bin 250 liranın ise 24 Eylül 2020 tarihine ertelendiği kaydedildi.

Yüklenici firma lehine, belediye aleyhine önemli değişiklikler gerçekleştirilerek “Görevin kötüye kullanılması” ve “Edimin ifasına fesat karıştırılması” sonucunda hem alacağın ertelenmesi hem bu nedenle oluşacak faiz alacağından feragat nedeniyle büyük miktarda kamu zararına neden olunduğuna dikkat çekilen dilekçede, Yüklenici Kalyon İnşaat’ın 17 Ocak 2019’da belediyeye yeni bir başvuru daha yaparak, sözleşmede yeniden esaslı bir değişiklik yapılmasını talep ettiği aktarıldı.

Müdürlerin ve başkan yardımcısının olumlu görüş ve imzasının olduğu bu taleple ilgili, eski Belediye Başkanı Türkmen’in “Oluru” ile kabul edildiği dile getirilen dilekçede, işin süresinin bu defa 1270 günden 2 bin 270 güne çıkarıldığı, ödemelerin tahsil edilme şekli ve vadelerinin de köklü bir şekilde değiştirildiği kaydedildi. Ödeme tarihlerinin uzunca bir zaman sonraya ertelenecek şekilde yeniden düzenlendiğinin belirlendiği belirtilen dilekçede, “Herhangi bir tadil sözleşmesi yapılmamış olsaydı, son tadil sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle ilk sözleşmeye göre idarenin alacağının tümünün, yani 395 milyon 325 bin lira olarak ödemesinin çoktan yapılmış olması gerekecekti.” denildi. Öte yandan, dilekçede ilk tadil sözleşmesine göre de bir ay sonra (Mart 2019) belediyeye ödenmesi taahhüt edilen alacağın, 237 milyon 195 bin lira ödenmiş olması gerekeceği aktarıldı.

Söz konusu dilekçede, “Oysa, o güne kadar yapılan fiili ödeme miktarı 101 milyon 298 bin 750 lira. Belediye 135 milyon 896 bin 250 lira vadesi gelmiş olan alacağını faiz talep etmeden ötelemiş; 158 milyon 130 bin lira kısa vadeli alacağını da yine faiz talep etmeksizin çok daha uzun bir vadeye ötelemiş, 18 milyon 043 bin lira alacağından ise feragat etmiştir” ifadelerine yer verildi. Büyük miktardaki kamu zararına neden olan Eski Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ile bu işlemde sorumluluğu olan diğer başkan yardımcısının yüklenici firma lehine, belediye aleyhine görevi kötüye kullandığı ve edimin ifasına fesat karıştırdığının açık olduğu belirtilen dilekçede, satılacak bağımsız bölümlerden elde edilecek satış gelirlerinin belediye adına bankada açılacak hesapta toplanması yerine bizzat yüklenicinin hesabına yatırılacağı, bu hesabın yüklenicinin tasarrufunda olacağının da kabul edildiği bildirildi.

Dilekçede, “Satış gelirleri üzerindeki denetim, kontrol ve tasarruf belediyedeyken, yüklenici firmaya terkedilmiş, belediyenin satış gelirlerini ve alacağının ödenme zamanını ve miktarını takibi olanaksızlaştırılarak tümüyle yüklenici firmanın insiyatifine terkedilmiştir” sözleriyle birlikte, yüklenicinin belediyeye ödeyeceği yüzde 45 satış toplam geliri payı karşılığı olarak öngörülen 395 milyon 325 bin lira + KDV’nin, 375 milyon 282 bin + KDV’ye indirilerek revize edilmesinin de belediye aleyhine kamu zararına neden olduğu belirtildi.

Son olarak dilekçede “Sözleşme bağlamında önemli ölçüde ve miktarda kamu zararına neden olan eski belediye başkanının bir diğer görevi kötüye kullanma suçu da şu suretle gerçekleştirilmiştir” ibaresi yer alarak şu görüşlere yer verildi:

“Sözleşmede en başından beri mutabakata varılan ve sonradan da değiştirilmeyen hükme göre, satışa sunulacak bağımsız bölümlerin rayiç değerleri idare tarafından lisanslı bir gayrimenkul değerleme şirketine yaptırılacak ve ayrıca bağımsız bölümler belediye tarafından belirlenip, onaylanacak fiyat üzerinden satılacaktır. Sözleşmede öngörülenin tersine, belediye yetkilileri tek bir gayrimenkul değerlemesi yaptırmaksızın, yüklenicinin bizzat yaptırdığı bir gayrimenkul değerleme raporundaki düşük fiyatlar üzerinden satışlarına onay vermiştir. İlginç olan, yüklenicinin lisanslı gayrımenkul şirketine yaptırdığı değerleme raporundaki bilgilere göre, yüklenici firma ile değerlemeyi yapan gayrimenkul ekspertiz şirketinin merkez adreslerinin aynı olmasıdır. Yüklenicinin firmanın talebi ile talep yazısı ekinde önerilen satış fiyatları üzerinden belediye yetkililerince verilen onay doğrultusunda 173 adet konut, 130 adet AVM içerisindeki mağaza, dükkan, sinema bu şekilde satılmıştır. Üstelik, AVM içerisindeki mağaza, dükkan ve sinemaların istisnasız tamamı yüklenicinin önerdiği fiyat üzerinden yüklenicinin bir başka grup şirketine satılarak devredilmiştir. Satışı gerçekleştirenle (belediye başkanının verdiği vekaletname ile) satın alanın nihayetinde aynı grup şirketi olmasına bile göz yumulmuştur.”

Dilekçenin talep kısmında ise şunlar yer aldı:

“Sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılamaz ve ek sözleşme düzenlenemez. Belirtilen şekilde, büyük miktarda kamu zararına neden olacak şekilde görevini kötüye kullanan ve edimin ifasına fesat karıştıran eski belediye başkanı Hilmi Türkmen ve soruşturmada belirlenecek diğer sorumlular hakkında soruşturma açılarak gereğinin yapılmasını, sonuçtan suçtan zarar gören sıfatıyla Üsküdar Belediye Başkanlığına bilgi verilmesini arz ve talep ederiz.”

Kaynak: Gerçek Gündem